Dünyanın geleceğinin tasarlanmasında teknolojik gelişmeler, tıp dünyasındaki yenilikler ve daha birçok konu oldukça önemli bir yerde duruyor. Fakat bir diğer önemli konu ise insanoğlunun doğaya ve canlılara verdiği zarar… Çevre ve hava kirliliği başta olmak üzere insan eli tarafından oluşturulan olumsuzlukların önüne geçilmediği takdirde kendini yenileyemeyen enerji kaynaklarının da hızla tükenmesi bekleniyor. Dünyanın enerji kaynaklarının kendini yenileyememesi ve sürdürülebilir teknolojilerdense doğaya ve çevreye zarar veren yöntemlerin kullanılması belirli bir aşamadan sonra geri dönüşü olmayan sorunlar doğurabilir. Bu durumun ortaya çıkaracağı sonuçlar ise kuşkusuz insanlığın yaşam standartlarını olumsuz olarak etkileyecektir. Hastalıklar ve salgınların önüne geçilemeyecek, insanlığın bugünkü konforundan tamamen uzakta bir yaşam biçimi ortaya çıkacaktır. Yapılan araştırmalar ve gelişmeler gösteriyor ki artan insan nüfusu, yaşam standartları ve sosyoekonomik yapı insan eliyle oluşan atıkların giderek büyümesine neden oluyor. Oluşan büyük miktardaki atıklar ise kapladığı alan ile havayı ve doğal kaynakları kirleterek kullanılamaz hale getiriyor. Devasa boyutlara ulaşan atıkların yönetimi de oldukça zor bir süreç olarak karşımızı çıkıyor.
Kentsel dönüşüm projeleri başta olmak üzere birçok inşaat projesinin günümüzde hız kesmeden devam etmesi, inşaat atıklarının geri dönüştürülmesi ve yönetilmesi konusunu da gündeme taşıyor. Bu aşamada, yerel yönetimler ve belediyeler tarafından kurulan tesislerde kaynağında ayrıştırma yapılması ve böylece atıkların geri kazandırılması hedefleniyor. Geri kazandırılan ürünler hem inşaat sektöründe hem de birçok sektörde tekrar kullanılabiliyor. Bu işlemle birlikte çevre ve doğa sağlığı korunuyor, ekosistemin zarar görülmesinin önüne geçiliyor ve ekonomiye olan zarar minimum seviyeye indiriliyor. İnşaat atıklarını gruplandıracak olursak;
- Asfalt Atığı: Yol, havaalanı pisti ve köprü gibi yapıların tamiratı, tadilatı, yenileme ve yıkım işlemleri aşamasında biriken ve bünyesinde asfalt, zift, doğal polimler ve türevleri bulunan atıklardır.
- Hafriyat Toprağı: İnşaat yapılacak bölgede arazinin inşaat için elverişli hale getirilmesi aşamasında yapılan kazı ve benzeri çalışmalar sonucunda biriken topraklar hafriyat atığıdır.
- Yıkıntı Atıkları: Konut, bina, köprü, yol ve türevleri alt ve üst yapıların tamir edilmesi, tadilatının yapılması, yenilenmesi, yıkılması ve doğal afetler sonucunda zarar görmesiyle ortaya çıkan atıklardır.
- İnşaat Atıkları: Konut, bina, köprü, yol ve türevleri alt ve üst yapımının inşası sürecinde ortaya çıkan atıklardır.
Bu aşamada atılması gereken en önemli adım, atık yönetimini profesyonel bir süreç yürüterek ve bütün senaryoları gözeterek tasarlamaktır. Son 20 yıldır atıkların yönetimi, kamu kurum ve kuruluşlarının en önemli sorunları arasında yer alıyor. Bu atıkların %13 ila %30’u inşaat atıklarından oluşmaktadır. Dünyanın büyük bir bölümünde olduğu gibi ülkemizde de büyük yerleşim alanlarında üretilen bu atıklar profesyonel süreçlerle geri dönüştürülmezse insanlık büyük bir sınavın eşiğine gelecektir. Bu aşamada kişisel tedbirlerin ortaya çıkaracağı artı değerin azımsanmayacak kadar önemli olduğunu da unutmamak gerekir.
Kitlesel atık yönetimi konularında yetkili kurum, yerel yönetimler ve belediyelerdir. Bu konu özelinde yerel yönetimler ve belediyelerin yetkileri Çevre Kanunu’nun 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu ve 6360 sayılı Kanunla belirlenmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu:
Madde 14- (1) Belediye, mahalli müşterek nitelikte olmak şartıyla; a)…, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; …; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; … hizmetlerini yapar veya yaptırır.
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu
Katı atıkların ve hafriyatın yeniden değerlendirilmesi, depolanması ve bertaraf edilmesine ilişkin hizmetleri yerine getirmek,
İlçe Belediyeler; Büyükşehir katı atık yönetim planına uygun olarak, katı atıkları toplamak ve aktarma istasyonuna taşımak.
Büyükşehir Belediyeleri; Toplanan atıkları, aktarma istasyonundan geri kazanım veya bertaraf sahalarına taşımak ile yükümlüdür
6360 sayılı Kanun’la değişen yerel yönetim rakamları ve gelen yükümlülükler
Büyükşehir belediyelerine; Tüm il sınırında kaynak ve zaman israfına neden olmayacak şekilde ihtiyaca göre entegre bertaraf tesislerini kurma ve işletme yükümlüğü,
İl ve İlçe Belediyelere: 30/03/ 2014 tarihinden önce mücavir alan dışında kalan alanlardan kaynaklanan atıkların toplanması ve taşınması hizmeti almayan köylerin bu hizmetten yararlanmasını sağlama yükümlülüğü getirmektedir.
İnşaat ve hafriyat atıkları başta olmak üzere atık yönetiminin çevreye ve ekonomiye olan olumsuz etkilerinin en düşük seviyeye indirmek için belediyeler tarafından entegre katı atık yönetim prosedürleri oluşturulmuştur. Bu prosedürlerin amacı ise atık miktarının ilk olarak en düşük seviyede tutulmasıdır. Entegre katı atık yönetimi: evsel, tıbbi, tehlikeli ve tehlikesiz atıkların geri dönüştürülmesi, inşaat ve hafriyat atıklarının kaynağında toplanması, depolanması ve belirlenen durumlarda transfer istasyonlarının tasarlanması, atıkların lojistiği, geri dönüşüm operasyonlarının başlaması ve bertaraf tesislerinin işletilmesi ile kapatma, kapatma sonrası bakım, izleme ve kontrol süreçlerini içeren bir sistemdir. Atık yönetiminin profesyonel süreçlerle tasarlanması uygun yöntemlerin, güncel teknoloji ve yönetim programlarıyla oluşturulması ve uygulanması gerekiyor.
Atıkların toplanması ve taşınması süreçleri ise oldukça maliyetlidir. Entegre atık yönetim sistemlerinin, atık toplama süreçlerinin de eksiksiz bir prosedürle yönetilmesi gerekiyor. Katı atıkların toplanması organizasyonları, ilçe belediyeleri için önemli gider kalemleri arasında yer alıyor. Bu aşamada geri kazanım seviyesini artırmak için ayrı toplama sistemi oluşturmak hem maliyeti düşürür hem de iş yükünün azalmasını sağlar.
Türkiye’de her yıl yaklaşık olarak 125 milyon tondan fazla inşaat kazı çalışmalarıyla ortaya çıkan toprakların geri kazanılması çalışmaları organize edilmektedir. Yapılan son araştırmalara göre inşaat ve hafriyat atık miktarının 4 ila 5 milyon ton/yıl arasında olduğu düşünülmektedir. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’la birlikte her geçen gün bir yenisi hayata geçen kentsel dönüşüm uygulamalarıyla inşaat ve yıkıntı atıklarının miktarının ilk 3 yıllık hedefinin %40’ı referans alınarak gelecekte oluşacak miktarın 10 milyon/ton yıl ve geri dönüştürülebilecek hafriyat atığını miktarının 6 milyon ton/yıl civarında olacağı öngörülmektedir. İnşaat ve hafriyat atıklarının büyük bir bölümünün geri dönüştürülebilir veya tekrar kullanılabilir özellikte olması atık yönetiminin sürdürülebilirliği açısında oldukça önemlidir. Geri dönüştürülen atıkları aynı veya farklı sektörlerde kullanmak; ekonomiye, insan ve çevre sağlığına katkıda bulunmaktadır.
2014 yılının Şubat ayında Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yürütülen araştırmaya göre, 2012 yılında belediyeler tarafından 25,8 milyon ton atık toplandı. Tüm belediyelerde uygulanan “2012 Belediye Atık İstatistikleri Anketi”ne göre 2950 belediyenin 2894’ünde atık hizmeti verildiğini bilgisine ulaşıldı. Atık hizmetini veren belediyelerden, 2012 yılının yaz mevsiminde 14,6 milyon ton, kış mevsiminde ise 11,2 milyon ton olmak üzere toplam 25,8 milyon atık toplandığı belirtildi. Bu sonuçlara göre 2012 yılında belediyeler tarafından toplanan kişi başı günlük ortalama atık miktarı, yaz mevsimi için 1,4 kg, kış mevsimi için 1,09 kg, yıllık ortalama ise 1,12 kg olarak kayda geçti. Toplanan 25,8 milyon ton atığın %59,9’u düzenli depolama tesislerine, %37,8’i belediye çöplüklerine, %0,6’sı ise kompost tesislerine gönderildi. Geri kalan %1,7’si ise diğer yöntemler uygulanarak bertaraf edildi.